amatör çizer

Posts Tagged ‘ergenekon

CHP’nin bahçesinde de kazı başlatıldı-MİZAH

leave a comment »

Ankara’da 6 ayrı yerde başlatılan Ergenekon kazıları sürerken ekipler CHP Genel Merkezinin bahçesinde de çalışma başlattılar. Yapılan kazılarda çıkan malzemeler polisi bile hayrete düşürdü.

Olay yerinde sadece Habervaktim Araştırma Ve Karıştırma Servisinden muhabirimiz Kazım Kazma vardı. Şimdi Kazma’ya bağlanıyor ve bahçeden neler çıktığını öğrenmeye çalışıyoruz;

“Ergenekon davası” kapsamında Ankara’da Gölbaşı, AK Parti Genel Merkezi’ne çok yakın olan Saklıbahçe, Bala, Mamak, Emek ve Beştepe’de başlatılan kazı çalışmalarında “en hakiki şok” bir gelişme daha yaşandı. Saklıbahçe’deki kazıyı bırakıp aniden bu bölgeye çok yakın olan Söğütözü’ndeki CHP Genel merkezine yönelen ekipler arka bahçeyi kazmaya başladılar. Yapılan kazılarda görenleri hayrete düşürecek tarih öncesinden kalma fosiller bulundu. Geçtiğimiz günlerde Çin’in doğusundaki Şandong eyaletinde bulunan dünyanın en büyük dinozor fosili alanından sonra bu alanın da Türkiye’nin en büyük fosil alanı olduğu belirtildi.

Kazılarda en çok dinozor ve kelaynak fosilleri bulunurken bölgeye getirilen uzman jeolog, arkeolog ve biyologlar “CHP’nin arka bahçesi”nde bulunan türlerin isimlerini şöyle açıkladı;

Baykalyum Denizus, Önderus Açıktelefonos, Sendikacıos Bayramaria Meralyum, Kelaynakus Dervişus Gündayium, Kelalakayum Birgenyum Keleşos, Komünistus Devrimciyum, Ateistsaurus Allahsızos, Sümerologus Muazzezos İlmiyes Çığyum, İlletus Cananus Arıtmanium, Ergenekonsaurus Doğu Perinçekus, Cuntacium İlhanos Selçuksaurus, Ressamus Bozuntuyus Bedrium Baykamos, Rektöryum Kemalium Alemdare, Tuncayus Özkanyum, Darbeciyum Velius Küçükos, Nursuzos Serterium, Gugukos Sabihyum Kanatsızsaurus, Yarsavus Kaçakos Eminağaoğlusaurus, Kenanes İhtilales Evrenyum, Fazılium Sayamiyrum ve Mustafaryum Özbekus Sendikaağasurus.

Rıfat Yörük/Habervaktim.com/Mizah

Written by guncelolay

Ocak 10, 2009 at 1:52 pm

Kategorilenmemiş kategorisinde yayınlandı

Tagged with , ,

Başkent’te Ergenekon hareketliliği-CANLI

leave a comment »

Gölbaşı’ndan sonra Atatürk Orman Çiftliği ve Aralarında AK Parti Genel Merkez Binasının arka tarafında yer alan ve park alanı olarak kullanılan Saklı Bahçe’in de bulunduğu 5 ayrı noktada çalışma yapıldı. İki noktada da çalışmalar tamamlandı ancak her hangi bir bulguya rastlanmadı. Dünkü çalışmalarda da herhangi bir bulguya rastlanmamıştı.

SAAT 14:25

Saklı Bahçe’den sonra Atatürk Orman Çiftliği’ndeki çalışmalar da sona erdi. Aramalarda her hangi bir bulguya rastlanmadı. 

SAAT 13:15

Atatürk Orman Çiftliği’ndeki (AOÇ) Ergenekon kazı çalışması sürüyor. Sabah saat 09.00’da başlayan çalışmalar doğrultusunda polis ekipleri, metal dedektör ve köpeklerle birlikte çalışma yapıyor. Çalışmalar, krokiler ayrıntılı bir şekilde izlenerek gerçekleştiriliyor.

SAAT 12:00

A.O.Ç’de yaklaşık 4 saat süren kazı verilen bir aranın ardından yeniden başladı. Bir greyderle kazı yapılıyor. Şu ana kadar herhangi bir bulguya rastlanmış değil. Özel Harekatçı İbrahim Şahin’in evinde bulunan krokilerde bu adresler de bulunduğu için kazılar sürüyor. 

Saklı Bahçe’de de kısa bir ara verilen çalışmalar yeniden başladı. Çalışmalar iki ana noktada sürüyor. Büyük çukurlar kazıldı. Kepçe ile kazılan alan sayısı çok fazla. Hem arama hem de dedektörlerle yapılan arama çalışmaları bu saat itibariyle sürüyor. 3 saat geride kalmasına rağmen her hangi bir bulguya rastlanmadı.

SAAT 10:01

Polis, Saklıbahçe’de Ergenekon’un deposunu ve kayıp cesetleri arıyor arıyor  
 
Saklıbahçe’de Ergenekon kazısı yapan polisin, krokilerde görünen depoyu aradığı bildirildi. 

Polis, krokileri detaylı bir şekilde inceleyerek Ergenekon deposunun bulunması için geniş çaplı bir kazı çalışması başlattı. 

Metal dedektörler ve köpekler yardımıyla başlatılan arama çalışmaları öncesinde ekipler ellerinde krokilerle kuşbakışı bölgeyi inceledi.

Öte yandan aramalarda sadece silahlar üzerinde yoğunlaşma olmadığı, bazı kayıp cesetlerin de arandığı bildiriliyor…

SAAT 09:22

A.O.Ç’den sonra AK Parti Genel Merkezi’nin tam karşısında bulunan Saklı Bahçe’de de kazı çalışmaları yeniden başladı. 

SAAT 08:45

‘Ergenekon” soruşturması kapsamında, Atatürk Orman Çiftliği’ndeki (AOÇ) arama kazılarına tekrar başlandı. 

Soruşturma kapsamında gözaltına alınan eski Özel Hareket Daire Başkan Vekili İbrahim Şahin’in evinde ele geçirilen belge ve bilgilerden yola çıkan emniyet yetkilileri, AOÇ’de ve Söğütözü’ndeki bir piknik alanında dün öğleden sonra arama kazısı başlatmıştı. Önce kazma kürekle başlanan daha sonra iş makineleri ve metal dedektörleri ve dedektör kepeklerin yardımıyla devam edilen kazılara, saat 19.00 sıralarında ara verilmişti. 

Emniyet görevlileri, kazı yerlerinde sabaha kadar güvenlik önlemini sürdürdü. AOÇ’deki arama kazılarına saat 08.45 itibarıyla tekrar başlandı. Kazılar dün olduğu gibi iş makineleriyle yapılıyor. 

Kazı yerlerinin etrafındaki güvenlik önlemi de devam ediyor. Arama kazılarını çok sayıda basın mensubu takip ediyor.

DÜNKÜ ÇALIŞMALARLA İLGİLİ TÜM AYRINTILAR

SAAT 18.30

Ak Parti Genel Merkezi’nin yakınındaki Saklıbahçe’de yapılan ”Ergenekon” kazılarına iki buçuk saatlik çalışmanın ardından yarın sabaha kadar ara verildi. Olay yeri inceleme ekipleri bölgeden ayrılmak için malzemelerini toplarken greyderler de çalışmalarını durdurdu. Şu ana kadar operasyon kapsamında herhangi bir mühimmat bulunamadı. AOÇ’deki kazılara da yarın devam edilmek üzere ara verildi.

SAAT 18.00

SAKLI BAHÇE’DE KAZILAR SÜRÜYOR
Saklıbahçe piknik alanında başlatılan Ergenekon kazı çalışması sürüyor. AK Parti’nin hemen karşısındaki aramalarda dedektör köpekler de kullanılıyor. Sinyal gelen bölgeyi kepçelerle kazma çalışması devam ediyor. Bu arada Başbakanlık korumaları da olay yerine gelerek kazı sahasında inceleme yaptı. 

***
Biri AK Parti Genel Merkezi’ne çok yakın olan Saklıbahçe’de olmak üzere Bala, Mamak Emek ve Beştepe’de kazı çalışması yapılıyor. 

Alınan bilgiye göre Atatürk Orman Çiftliğinde bin benzin istasyonunun arkasında bulunan arazite kazı çalışmaları başlatıldı.

Kazı çalışmaları Ergenekon operasyonunda gözaltına alınan İbrahim Şahin’in evinde çıkan krokilere göre yapılıyor…

NOTLAR… NOTLAR… NOTLAR…

A.O.Ç’DE KAZI ÇALIŞMALARI YAPILIYOR

Arama yapılan bölge Atatürk Evinin bulunduğu mekana çok yakın. Atatürk evi diye bilinen ve merkez sayılabilecek bir alanda oldukça geniş bir alanda güvenlik çemberi oluşturuldu. Sögütözü tarafında güvenlik güçleri sıkı güvenlik önmemleri aldı. Atatürk Evi yönünde ise basın mensuplarının çalışmasına izin verildi. Emniyet kuvvetleri hummalı bir çalışma yürütüyor. Değişik noktalarda tespit çalışmaları yapılıyor. Saat 13:30 itibariyle başlatılan bir kazı çalışması bulunmuyor. Önce kazı yapılacak yerlerin tespit edileceği tahmin ediliyor. Atatürk Evi olarak iki ayrı yerde belirlenen mekanlar nedeniyle ilk başta bir karışıklık yaşanmış olabileceği belirtiliyor. Geniş bir alan bu nedenle çebmere alındı. Trafik tek yönlü olarak akıtılıyor…

SAAT 15:54

Geniş bir alan güvenlik çemberi ile çevrildi.

Dün akşamdan itibaren ortaya çıkan gelişmelerde gözaltına alınan İbrahim Şahin’in evinde ele geçirilen krokiler daha önce de tartışma konusu olmuştu.  

BALA VE MAMAK’TA KAZI ÇALIŞMASI YAPILIYOR

Ergenekon soruşturması kapsamında Mamak ve Bala’da da kazı çalışmalarına başlandı. Emek Semtinin Beştepe mevkiinde de kazı çalışmaları yapılmaya başlandı.

SAKLI BAHÇE’DE DE KAZI ÇALIŞMASI YAPILIYOR

AK Parti Genel Merkez Binasına 150 metre mesafede yer alan ve park alanı olarak kullanılan Saklı Bahçe’de de kazı yapılıyor. Bölgeye otuz sayıda polis olay yeri inceleme ekipleri ve bomba uzmanları sevk edildi. AK Parti binasında 150 metre mesafede Saklı Bahçe olarak bilinen bölgede arama yapıyor. Saklı Bahçe içerisinde Atatürk Evi’nin bahçesinde arama yapılıyor… Başbakan Erdoğan’ın da parti merkezinde çalışam yaptığı ifade ediliyor… Polislerin olay yerinde İbrahm Şahin’in evinde bulunan kroki doğrultusunda adım hesabıyla arama yapılıyor. Parti yetkililerin özellikle konu hakkında bilgi aldığı söyleniyor… Özellikle bir çeşme civarında bir kazı yapılıyor…

SAAT: 16.31

Ergenekon’un 3. kazısında çalışmalar greyderlerle devam ediyor  
 
Ergenekon’un 3. kazısında çalışmalar greyderlerle devam ediyor. İki kepçe Saklıbahçe’yi kazı yapıyor. Dedektörlerle yapılan aramanın ardından iş makinaları belirlenen bölgelerde kazıyı sırdürüyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın korumaları kazı hakkında bilgi almak için Saklıbahçe’ye gelip polislerle görüştü.

SAAT 16:45

Bala ve Mamak kazıları yarına ertelendi. 

Ankara’da gözaltına alınan eski Özel Harekat Dairesi Başkan Vekili İbrahim Şahin’in evindeki aramalarda elde edilen bilgi ve belgelerin ışığında, dün saat 18.00’de Gölbaşı ilçesi girişindeki ormanlık arazide yapılan arama çalışmalarına bu sabahta devam edilmiş ve yapılan aramada çok sayıda silah ve mühimmat ele geçirilmişti.

SAAT: 16.48

Gölbaşı’ndan cehpanelik çıktı  
 
Ankara’da Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınan eski Özel Harekatçı İbrahim Şahin’in evinden çıkan yaklaşık 10 krokiden yola çıkarak Gölbaşı’nda kazı yapan emniyet güçleri, adeta bir cephaneliği ortaya çıkardı. Gölbaşı’nda yapılan aramalarda; 2 lav silahı, 1 kilo ABD yapımı plastik patlayıcı, 2 kalıp TNT, 30 m/sn fitil, çoğu uzi marka silaha ait 8 bin mermi, 10 el bombası, 22 sis bombası ele geçirildi.

Bu arada Atatürk Orman Çiftliği’ndeki Saklı Bahçe’deki kazı çalışmalarına bomba aramada eğitimli köpekler de katılıyor. Polisler dedektör ve köpeklerle arazi taraması yapıyorlar. Geniş alanda yapılan aramalarda bir nokta üzerinde duruluyor. İkinci kepçede bu noktada araştırma yapıyor. Polis köpekleri de koklama yöntemiyle mühimmat izi bulmaya çalışıyor.


SAAT: 17.04

Gölbaşı’nda cephanelik bulundu, üç ayrı noktada kazı çalışması sürüyor  
 
Ankara’da Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınan eski Özel Harekatçı İbrahim Şahin’in evinden çıkan krokiler doğrultusunda Gölbaşı’nda cephanelik ortaya çıkarılmasının ardından Başkent’te 5 ayrı yerde daha kazı çalışmaları sürüyor.

İbrahim Şahin’in evinden çıkan yaklaşık 10 krokiden yola çıkan emniyet güçleri Gölbaşı’nda yaptıkları kazıda adeta bir cephanelik ortaya çıkardı. Gölbaşı’nda yapılan aramalarda; 2 lav silahı, 1 kilo ABD yapımı plastik patlayıcı, 2 kalıp TNT, 30 m/sn fitil, çoğu uzi marka silaha ait 8 bin mermi, 10 el bombası, 22 sis bombası ele geçirildi. Emniyet Güçleri, daha sonra Atatürk’ün Selanik’teki evinin benzerinin bulunduğu Atatürk Orman Çiftliği, Mamak 60 Evler, MHP eski lideri Alparslan Türkeş’in mezarının bulunduğu Emek-Beştepe, Bala ve AK Parti ile CHP genel merkezlerinin yakınındaki Sögütözü-Saklıbehçe’de keşif çalışması yaptı. Bu çalışmaların ardından Saklıbahçe, Atatürk Orman Çiftliği ve Bala’da kazı çalışması başlatıldı.

Bu arada Atatürk Orman Çiftliği’ndeki Saklı Bahçe’deki kazı çalışmalarına bomba aramada eğitimli köpekler de katılıyor. Polisler dedektör ve köpeklerle arazi taraması yapıyorlar. Geniş alanda yapılan aramalarda bir nokta üzerinde duruluyor. İkinci kepçede bu noktada araştırma yapıyor. Polis köpekleri de koklama yöntemiyle mühimmat izi bulmaya çalışıyor.

SAAT 17:20

A.O.Ç’de bir kuyu incelendi. Kazılar sürüyor

Ayrıntılar geliyor

GÖLBAŞI’NDA ŞOK OPERASYON-TIKLA

GÖLBAŞI’NDA ERGENEKON CEPHANELİĞİ-TIKLA

ERGENEKON’DA ‘SUSURLUK’ BOMBASI-TIKLA

DAHA NE KADAR SAKLI SİLAH VAR?-TIKLA

habervaktim.com

Written by guncelolay

Ocak 10, 2009 at 1:48 pm

27 BOMBAYLA TÜRKİYE CUMHURİYETİ YIKILACAKSA YIKILSIN!

leave a comment »

İşte vakit muhabirinin ergenekon sanıklarıyla yaptığı röportaj:

Ergenekon terör örgütü üyesi iddiasıyla tutuklanan ve yaşı gerekçe gösterilerek tutuksuz yargılanması karar verilen İÜ eski rektörü Kemal Alemdaroğlu ve tutuksuz Ergenekon sanığı İbrahim Benli, Vakit gazetesi’ne şok açıklamalarda bulundular. İşte ayrıntıları:

Kemal Alemdaroğlu Ümraniye’de ele geçirilen 27 el bombası, Eskişehir’de ele geçirilen Kanas suikast silahı, C-3 patlayıcı, TNT kalıpları ile darbe olamayacağını iddia ederek “Hangi geri zekalı 27 bomba ile koca Türkiye Cumhuriyeti ve TSK’ya karşı darbe yapacak” dedi.

İbrahim Benli ise Kemal Alemdaroğlu’nun bu sözlerine destek verdi ve “27 bomba ile TC yıkılacaksa yıkılsın” diye konuştu. İbrahim Benli’nin bu sözlerine Alemdaroğlu gülümseyip kafa sallayarak destek verdi.

TEK SUÇU TÜRBANMIŞ
Vakit muhabiri, Ergenekon duruşmasının öğlen arasında tutuksuz sanık İbrahim Benli, Kemal Alemdaroğlu ve avukatı Metin Çetinbaş’ın masasına oturdu. İbrahim Benli muhabirimizin hangi gazetede çalıştığını sordu. Vakit’te deyince Ergenekon soruşturması hakkında bilgi vermeye çalıştı. Vakit’in ismini duyan Kemal Alemdaroğlu ise her zaman takındığı hırçın tavır yerine bu defa “Sizinle dostça konuşmak istiyorum” diye söze girdi ve ilginç açıklamalarda bulundu. 

Ergenekon iddianamesinde tek suçunun türban olduğunu savundu. Aramızdaki diyalog şöyle gerçekleşti:

Kemal Alemdaroğlu: Vakit Gazetesi’nde çalışan arkadaşım. Ergenekon iddianamesinde suçlama ne? Darbe neyle yapılıyor, darbe kağıt üzerinde darbe mi yapılır?

Vakit: Ümraniye’de Oktay Yıldırım’ın evinde bombalar çıktı…

Kemal Alemdaroğlu:
27 bomba, en fazla bu rakam. Onun da ne olduğu belli değil. İmha edilmiş 27 bombayla koca Türkiye cumhuriyeti, (araya İbrahim Benli giriyor; “yıkılırsa yıkılırsın hocam”) Türk Silahlı Kuvvetleri. Ya da nasıl bir mantık bu böyle hangi geri zekalı 27 bombayla darbe yapacak yaa?!?..

İbrahim Benli: Cem Uzan’ın evinde kayıtlı cephanelik çıktı. Adam ruhsatını almış silahın.

Kemal Alemdaroğlu: Öyle mi? 

İbrahim Benli: Çiftlik evleri basıldı, ağır makineli tüfeğe kadar ruhsatlı gitmiş satın almış. Bunların hepsini bulunduruyor.

Vakit: Fikret Emek’in annesinin evinde kanas suikast silahı, C-3 patlayıcılar ve TNT kalıpları çıktı. Buna ne diyeceksiniz?

Kemal Alemdaroğlu: Patlayıcı kimdeyse al onu yargıla. Benimle ne ilgisi var ya. Suçum neyse yargıla. Benim ne ilgim var. Senin söylediğin el bombasından böyle suçlama olamaz. Eskişehir’deki bombayla darbe mi olacak?

Vakit: Söz konusu bombaların Cumhuriyet Gazetesi’nin bombalanmasında kullanıldığı Ergenekon iddianamesinde geçiyor. 

Kemal Alemdaroğlu: Cumhuriyet Gazetesi’nin davası bitmiş mahkum edilmiş insanlar. Danıştay da öyle. Kennedy öldürülmüştü onu da buraya (Ergenekon iddianamesine) katalım istersen. Olof Palme   öldürülmüştü. Dünyada ne kadar faili meçhul eylem varsa, kat. Ölsün insanlar gitsin. Yarın bir gün senin başına da gelir, görürüz ondan sonra!”

Vakit: Ergenekon da yargılanmanızın türbanla ne alakası var?

Kemal Alemdaroğlu: Sağol. Konuşmak istemiyorum!.. (eşi müdahale ediyor ve konuşma bitiyor)

KENAN KIRAN/ MURAT ALAN-VAKİT

Written by guncelolay

Ekim 30, 2008 at 4:19 am

güncel kategorisinde yayınlandı

Tagged with ,

Mahkeme başkanına büyük saygısızlık!

leave a comment »

İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek, iddianameyi okuyan savcıya bağırarak “Savcı yalan söylüyor” şeklinde tepki gösterdi. Ses tonunun yükselmesi üzerine mahkeme başkanı Perinçek’e, “Saygısızlık yapmayın! atarım dışarı” şeklinde uyarıda bulundu.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden Ergenekon duruşmasında, iddianamenin okunduğu sırada Doğu Perinçek ile mahkeme heyeti arasında tartışma yaşandı. 

Savcı Mehmet Ali Pekgüzel’in Ergenekon belgesinin Veli Küçük’te bulunduğunu, imzaları karalanmış suretlerinin de Doğu Perinçek ve Tuncay Güney’de olduğu yönündeki iddiaları okuması üzerine şu diyalog yaşandı; 

(Yerinden bağırarak kalkan) Perinçek: Doğru dürüst yargılama yapın!

Savcı Pegüzel: Müdahale etmeyin!

Mahkeme Başkanı Şengün: Müdahale etmeyin!

Perinçek: Yok. Yalan söylüyor. Devamlı yalan söylüyorsunuz. Savcı yalan söylemez. Yalan söylüyorsunuz yalan. Yok o belge.

Perinçek (Mahkeme başkanına hitaben): Duruşmayı siz yönetiyorsunuz.

Mahkeme Başkanı Şengün: Oturduğunuz yerden nara atarak duruşma yönlendirilmez. Saygısızlık yapmayın! 

Sanıklardan biri (Mahkeme başkanına yönelik): Siz saygısızlık yapmayın!

Perinçek: Uyduruyor, o belge yok.

Mahkeme Başkanı: Bağırıp duruşmanın ahengini bozmayın, atarım dışarı!

Perinçek: Türkiye’nin ahengi bozuluyor, atın da kurtulalım!

Bağırışmaların son bulması üzerine Savcı Pekgüzel iddianameyi okumaya devam etti.

Written by guncelolay

Ekim 27, 2008 at 3:18 pm

güncel kategorisinde yayınlandı

Tagged with , ,

ERGENEKON DA ŞOK GELİŞME

leave a comment »


”Ergenekon” soruşturması kapsamında Ankara ve İstanbul’da düzenlenen operasyonlarda 4 kişi gözaltına alındı.

Emniyet yetkililerinden alınan bilgiye göre, Ergenekon soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz’ün talimatıyla Ankara’da 1, İstanbul’da 3 olmak üzere toplam 4 kişi gözaltına alındı.

Ankara Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, Organize Suçlar Büro Amirliği ekipleri sabah erken saatlerde, KanalBiz’de program yapımcısı olduğu öğrenilen Merdan Yanardağ’ı evinde gözaltına aldı.

PKK’nın yayın organı olduğu iddia edilen Özgür Gündem’de yazı işleri müdürlüğü yapan Merdan Yanardağ, daha sonraları Tuncay Özkan’ın ekibinde yer almış, Kanaltürk’te program yapmıştı.

Merdan Yanardağ, Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne getirildikten sonra İstanbul’dan gelen polis ekibine teslim edilerek, İstanbul’a gönderildi.

Operasyon kapsamında yine aynı televizyon kanalında bilgi işlem görevlisi Fuat Karip, şoför Şener Öztürk ile sekreter Anet Şahapyan’ın da İstanbul’da gözaltına alındığı öğrenildi. Zanlıların savcılığa sevk edileceği bildirildi. AA

Written by guncelolay

Ekim 26, 2008 at 11:10 am

güncel kategorisinde yayınlandı

Tagged with , ,

‘Baykal da sorgulanmalı’

leave a comment »

CHP’nin eski milletvekili Esat Canan, CHP-Ergenekon yakınlığına dikkat çekerek, “CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınarak sorgulanmalı” dedi

22. Dönem Hakkari Milletvekili Esat Canan, eski partisi CHP’den Deniz Baykal başta olmak üzere pek çok ismin de Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınması gerektiğini savundu. 
Eski CHP’li Esat Canan, Vakit’e yaptığı açıklamada, “CHP Genel Başkanı Deniz Baykal başta olmak üzere partiden pek çok isim de Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınarak sorgulanmalıdır” dedi. Esat Canan’ın yıllarca siyaset yaptığı CHP ve Genel Başkanı Deniz Baykal’a ilişkin dikkat çeken açıklamaları şöyle: 

ERGENEKON DAVASI ÇOK ÖNEMLİ 
“Ergenekon konusunda Türkiye’nin sonuç alması gerekir. Göstermelik bir yargılama ortaya çıkarsa, bu Türkiye’nin geleceği açısından iyi olmaz. Ben Ergenekon soruşturmasını Türkiye’nin geleceği açısından çok önemli bir dava olarak görüyorum. Türkiye’nin hem hukuk yapısıyla hem de demokrasi yapısıyla ilgili olan bir davadır. Bu tür örgütlenmelerden, hukuk dışı oluşumlardan, ortaya koydukları tavırlardan mutlaka hesap sorulmalıdır. Herkesin bu davada yargıya destek vermesi gerekir.” 

CHP İLE ERGENEKON ARASINDA İDEOLOJİ BENZERLİĞİ VAR 
“Ergenekon davasına en çok CHP’nin sahip çıkması gerekirken, maalesef bugün görüyoruz ki CHP bu davayı engellemeye çalışıyor. Örgütün adeta avukatlığına soyunuyor. Türkiye açısından çok hazin bir tablo. Laik, sosyal bir hukuk partisi ise CHP, tüm partilerden önce sahip çıkmalı bu davaya… Ancak özellikle Deniz Baykal’la birlikte askerden medet uman, korku üreterek siyaset yapan bir parti haline geldi CHP. Korkular ile askerlere yaltaklanarak muameleyi devam ettiren bir parti yani. Halk ile hiçbir ortak noktası kalmadı. Ergenekon örgütlenmesini sahiplenmesi bununla alakalı bence. İdeoloji benzerliği var. O nedenle CHP bütün bunları savunuyor. Böyle yaparak da Türkiye’nin gözünde gittikçe küçülüyor. Bugün parti kaybolmaya başlamıştır. Bugün Güneydoğu’da CHP diye bir parti yoktur. Mahalli seçimler geliyor. Mahalli seçimlerde aday bile bulamayacaktır. Bu kadar hazin bir tablo içinde CHP, ne yaptığı belli değil.”

ERGENEKON YAPILANMASINI DOĞAL KARŞILIYOR 
“Resmi ideolojiye bağlı olan CHP’nin, devlet yapısı içinde bir takım hukuk dışı eylemler olmasını hoş karşıladığını kabul etmek lazım. Bu tür örgütlenmeleri doğal karşılıyor. Bakın faili meçhul olayların üzerine gidilmesine CHP hep ihtiyatlı yaklaşmıştır. Bu konularda CHP gerekli girişimleri, çalışmaları yapmamıştır.”

BAYKAL GÖZALTINA ALINIP SORGULANMALI 
“Mesela Uğur Mumcu olayı. Ergenekon bağlantısından söz ediliyor. Bunun üzerine herkesten çok CHP’nin gitmesi gerekir. Ama aksine korumaya çalışılıyor. Dolayısıyla CHP’nin Ergenekon’la hem köken olarak hem de zihniyet bakımından bir bağlantısı olduğunu düşünüyorum. Geniş bir yapılanma bu Ergenekon, her yerde kolları var. Ergenekon sanıklarının gözaltına alınırken ‘ne yapalım’ diye aradığı kişi CHP milletvekili (Şahin Mengü). Bugün duruşmalara heyet göndererek yargı üzerinde baskı kurmaya çalışan da CHP. En başta Deniz Baykal’ın bu soruşturmada gözaltına alınması gerekiyor. Sorgulanmalı Baykal. Baykal’la birlikte daha başka pek çok CHP yöneticisi de aynı şekilde gözaltına alınıp sorgulanmalı.” 

ÖCALAN EYLEMLERİ ERGENEKON’A YARIYOR 
“Öcalan’la ilgili iddialar var. Bu iddialar üzerinden gerçekleştirilen eylemlerle ortaya çıkan gerilim, kargaşa Ergenekon’un işine yarar. En azından dikkatleri Ergenekon yargılamasından, başka bir yere çekebilir. Yargının elini de zayıflatmış olabilir. Hükümetin yaklaşımını zayıflatabilir. Doğal olarak bu olabilir. Kürt sorununa da fayda sağlamaz.”
kaynak:vakit

Written by guncelolay

Ekim 26, 2008 at 11:05 am

güncel kategorisinde yayınlandı

Tagged with , ,

Ergenekon Kur’an’ı değiştirecekti

leave a comment »

Kur’an-ı Kerim’i değiştirmeyi planlayan Ergenekoncuların yeni kitabına göre zina suç değil, namaz iki vakit, başörtüsü diye bir emir yok

Tutuklu sanıklardan Kuvayı Milliye Derneği genel başkanı emekli Albay Fikri Karadağ’ın talimatıyla hazırlanan Ergenekon’un kutsal kitabına göre namaz iki vakit, zina ise suç sayılmıyor…

Zina ise suç değil.

Amacına ulaşmak için suikast da dahil her yolu mubah sayan Ergenekon, diğer terör örgütleri, mafya ve medyayı kullanmakla yetinmemiş. Örgüt, dine de el atmış ve kendilerine göre yeni bir kutsal kitap hazırlatmış. Örgütün yeni kitabı Kuvayı Milliye Derneği Genel Başkan Yardımcısı Burhan Omay tarafından yazılıyor. Kitabın yazılması talimatını ise derneğin tutuklu genel başkanı emekli Albay Fikri Karadağ veriyor.

Ergenekon’un bir diğer tutuklu sanığı Semih Tufan Gülaltay’ın bilgisayarından çıkan ve iddianame eklerinden 232. klasörde yer alan notlar arasında, Fikri Karadağ’ın namazı iki vakte indiren ve Kur’an’da başörtüsü olmadığını iddia eden bir kitap hazırlığından söz ediliyor. Toplam 7 ciltlik metni CD’lerde kayıtlı bulunan bu kitabın ilk cildinin “Burhan Omay Müftütorunoğlu” adlı yazar ismiyle bin adet basıldığı, ancak dernek yöneticisi Fikri Karadağ’ın hapse girmesi nedeniyle matbaada kaldığı, piyasaya sürülemediği öğrenildi. Fikri Karadağ, basılan ancak dağıtılamayan bu kitaba önsöz yazdı. Matbaa sahibi, parasını alamadığı için kitapları Burhan Omay’a teslim etmiyor.

Ergenekon’un ‘kutsal kitabı’nı hazırlatan Fikri Karadağ (ortada), aynı soruşturmada tutuklanan (soldan sağa) Kuddusi Okkır (öldü), Oktay Yıldırım, Hüseyin Görüm ve Muzaffer Tekin’le görülüyor. Ülkede kaos çıkararak darbeye zemin hazırlamakla suçlanan Ergenekon terör örgütünün, amaçları doğrultusunda yeni bir Kur’an-ı Kerim hazırlattığı öğrenildi.

İlk olarak Akın Birdal suikastını gerçekleştiren Türk İntikam Tugayı (TİT) adlı örgütün yöneticisi olarak kamuoyunda adı duyulan ve halen Ergenekon terör örgütünün tutuklu sanığı Semih Tufan Gülaltay’ın bilgisayarın çıkan, iddianame eklerinden 232. klasörde yer verilen kendi kaleme aldığı notlarında, Burhan Omay’dan şöyle söz ediyor: “Fikri Karadağ aynı zamanda, yönetimde bulunan Prof. Burhan Omay’ın, uzun yıllardır çalıştığı ve Kur’an-ı Kerim’i çözdüğünü, buna göre Kur’an-ı Kerim’de zinanın suç olmadığı ve 5 vakit namazın da emredilmediğini ortaya çıkardıklarını söylemektedir. Kuvayı Milliye olarak yeniden bir Kur’an-ı Kerim yazılacağını, halkın bu şekilde doğruları öğreneceğini bildirmektedir.”

Araziler parsel parsel satılıyor
Ergenekoncuların örgüte gelir sağlamak için pahalı arazileri ele geçirip satma stratejisiyle ilgili yeni bir iddia ortaya atıldı. Burhan Omay’ın Kocaeli Karamürsel’de 15 milyon dolar değer biçilen bir araziyi parsel parsel satmaya çalıştığı öğrenildi. Burhan Omay, Marmara Körfezi’nde Karamürsel ilçesindeki Gökçetepe ve Tepeköy mevkiindeki denize nazır araziler için bastırdığı satış duyurusu afişinde “Cenneti arz ediyoruz” ifadeleri yer alıyor. “Sahibinden satılık” denilen binlerce dönümlük araziyle ilgili afişte Omay’ın ismi ve cep telefonu numarası yer alıyor.Zaman

Written by guncelolay

Ekim 26, 2008 at 10:57 am

güncel kategorisinde yayınlandı

Tagged with , , ,

Asrın Davası dakika dakika Habervaktim’de

leave a comment »

————–

SAAT 16:25

Ergenekon sanıklarının kimlik tespiti sona erdi  
 
Silivri Cezaevi’nde devam eden Ergenekon davasının ikinci duruşmasında tutuklu sanıkların kimlik tespiti sona erdi. Aylık kazancının 40-50 bin YTL olduğunu söyleyen sanık Hayrettin Ertekin, emekli maaşını Mehmetçik Vakfı’na bağışladığını ifade etti.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu 46 sanığın kimlik tepiti yapıldı. 4 çocuk babası olduğunu belirten Doğu Perinçek, eğitimini ‘doktora’ olarak söyledi. İşçi Partisi Genel Başkanlığı yaptığını ifade eden Perinçek, aylık gelirinin 3 bin YTL olduğunu, bunun haricinde telif gelirlerinin de bulunduğunu belirtti.

Kimlik tespiti sırasında mahkeme heyeti ile bazı sanıklar arasında gülüşmelere neden olan şu diyaloglar yaşandı; 

Kuyumcu Hayrettin Ertekin: Evliyim, çok sevdiğim bir eşim var ve bir de çocuğum var.

Mahkeme Başkanı: Çocuğunuz hakkında bir şey söylemediniz.

(Gülüşmeler)

Hayrettin Ertekin: Hepsini aynı derecede seviyorum.

(Sıra Hüseyin Görüm’e geldiğinde) Mahkeme Başkanı: Sadece kimliğinizi tespit edeceğiz, sabırlı olun (Gülüşmeler)

Hüseyin Görüm: Sabıkam bir taneydi ama gazeteler 13 tane yazmış

Mahkeme Başkanı: Mesleğiniz?

Hüseyin Görüm: Taksicilik

Mahkeme Başkanı: Aylık geliriniz nedir?

Hüseyin Görüm: Şu anda taksiciler ortalama bin YTL kazanıyormuş. Ancak ben İstanbul’u çok iyi bildiğim için bin 500 YTL kazanabilirim.

————–

SAAT: 15.58

DTP’liler müdahil taleplerinin kabul edilmemesini doğru bulmadı  
 
Demokratik Toplum Partisi (DTP) Batman Milletvekili Bengi Yıldız, Ergenekon davasına müdahil olma taleplerinin kabul edilmemesini doğru bulmadıklarını söyledi. 

Bengi Yıldız, cezaevi çıkışında basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı. “Ergenekon ve JİTEM’in varlık sebebi Kürt sorunudur” diyen Yıldız, “Hem savcılık, hem de mahkeme heyeti müdahil olma talibimizi reddetti. Güneydoğu’da ve Doğu’da yaşanan cinayetlerin sebebi de Kürt sorunudur. Şu an itibariyle yargılamanın dışına çıkartıldık.” şeklinde konuştu. Yıldız, müdahil olma taleplerinin kabul görmemesini devletin Ergenekon gibi yapılanmalara sahip çıkması olarak değerlendirdi.

————–

SAAT: 15.45

Ergenekon’da ‘terbiye’ tartışması  
 
Ergenekon duruşmasında müdahil olmak isteyen avukatların, mahkeme başkanı ile tartışmaları sırasında, sanık avukatlarından Vural Ergül, müdahil avukatların bu tavrının duruşmayı uzatmaya yönelik bir girişim olduğunu belirterek, “Kendilerini terbiyeye davet ediyorum.” dedi. Bu söze müdahil avukatlarıdan Oya Aydın’ın tepki göstermesi üzerine, Mahkeme Başkanı Köksal Şengün ortamı sakinleştirmek amacıyla, ‘Sizi kimse terbiye edemez’ ifadesini kullandı. Müdahil avukatlar bu sefer Başkan Şengün ile tartıştı. Şengün de sözüne açıklık getirerek, “Sözüm yanlış anlaşıldı. Sizin terbiyenizin eksikliği anlamında söylemedim” diye konuştu. Avukatların tepkilerine devam etmesi üzerine, Şengün, “Oturun bayansınız, saygısızlık etmek istemiyorum” uyarısında bulundu. Daha sonra mahkemeye devam edildi.

————–

SAAT: 15.26

Basın mensuplarının Ergenekon yarışı  
 
Silivri Cezaevi’nde görülen ve “Asrın davası” olarak kabul edilen Ergenekon duruşmasını takip eden basın mensupları, haberi daha önce geçebilmek için adeta zamanla yarışıyor. Duruşmaya verilen aralarda hemen cep telefonlarına sarılan basın mensupları, duruşmayı anlatacakları canlı yayın standlarına da koşarak gidiyor. 

Ergenekon davasını takip etmek için çok sayıda basın mensubu günler öncesinden Silivri Cezaevi’ne geldi. Davanın başlamasından saatler önce cezaevine giren basın mensupları, haberi daha önce geçebilmek için adeta zamanla yarışıyor. Duruşmaya verilen aranın ardından bir saniye bile kaybetmeyen gazeteciler, duruşma salonu içinde hazırlanan ankesörlü telefonlara koşuyor. Ankesörlü telefonların dolu olması halinde basın mensupları için bu kez ikinci heyecan başlıyor. Haberi erken geçebilmenin çabasını gösteren basın mensupları, bu kez de emanete teslim ettikleri telefonlara koşuyor. 

Duruşmaya verilen araların ardından bazı basın mensupları da canlı yayın için cezaevinin dışına koşuyor. Aceleyle kartların ve telefonlarını alan basın mensupları haberi daha önce verebilmek için cezaevi kapısının hemen önünde kurulan canlı yayın bölgesine kadar koşuyor.

————–

SAAT: 15.24

Velik Küçük: Sabıkasızım, 3 bin 200 YTL maaş alıyorum  
 
Ergenekon tutuklusu Emekli Tuğgeneral Veli Küçük, duruşmada verdiği ifadede sabıkasının olmadığını söyledi. 3 bin 200 YTL maaş aldığını belirten Küçük, bir güvenlik şirketinde yüzde 20 hissesinin olduğunu ifade etti.

Silivri Cezaevi’nde görülen Ergenekon duruşmasında kimlik tespitleri yapılıyor. Davanın tutuklu sanığı Veli Küçük, herhangi bir sabıkasının bulunmadığını belirtti. Kendisini “Emekli General” olarak tanıtan Küçük, evli ve bir çocuk babası olduğunu ifade etti. 3 bin 200 YTL maaş aldığını söyleyen Küçük, bir güvenlik şirketinde yüzde 20 oranında ortaklığı bulunduğunu, ancak şirketin zarar etmesi nedeniyle buradan bir geliri olmadığını dile getirdi.

Bu arada, kimlik tespitleri sırasında ilginç diyaloglar yaşandı. Sanıklardan Emin Gürses, 3 bin YTL olan maaşına gelen 300-400 YTL zammı da ev sahibinin istediğini ifade etmesi salonda gülüşmelere neden oldu. Ergün Poyraz ise, ikamet adresinin sorulması üzerine, “Silivri Cezaevi’nde kalıyorum.” dedi.

————–

SAAT: 15.00

Ceyhan Mumcu: Kardeşimin katillerinin avukatlığını yaptığım doğru değil  
 
Ergenekon davası kapsamında yargılanan İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek’in Avukatı Ceyhan Mumcu, basında “kardeşi Uğur Mumcu’nun katillerinin avukatlığını yapıyor” şeklinde çıkan haberleri yalanladı. Gazeteci Uğur Mumcu’nun 24 Ocak 1993 yılında öldürüldüğünü belirten Avukat Mumcu, gazetenin haberinde ise Ergenekon Terör Örgütü’nün kurulma yılının 1999 olarak gösterildiğini söyledi. 

Silivri Ceza ve İnfaz Yerleşkesi önüne gelen Avukat Ceyhan Mumcu, basın mensuplarının sorularını cevapladı. Bazı gazetelerde “Uğur Mumcu’nun katillerinin avukatlığını yapıyor” şeklinde çıkan haberlerin doğru olmadığını söyleyen Mumcu,”Haberde, 1999 yılında kurulan Ergenekon Terör Örgütü’nün ilk işlerinden birinin Ugur Mumcu’yu öldürmek olduğunu iddia ediyor. Benim için de Uğur Mumcu’nun abisinin yeri niye sanıkların vekilliğini yapıyor? Size hepinizi tanık gösteriyorum ki Uğur Mumcu 1999 yılında değil 24 Ocak 1993 yılında öldürülmüştür. Bu örgüt ise 1999 yılında kurulmuştur. Bu sanıkların hiçbiri Uğur Mumcu suikastıyla ilgisi yoktur. Eğer Uğur Mumcu suikastinin bazı basın mensuplarının açıkladığı gibi üzerine gidilseydi o tarihteki Genelkurmay Başkanı’nı olan Doğan Güreş’in ve Milli İstihbarat Daire Başkanı (MİT) olan Sönmez Köksal’ın da sanık konumunda olması lazım. ‘Bu suikastı MİT yapmıştır’ gibi değerlendirmeler var. Bu değerlendirmeler doğruysa o tarihteki sorumluların taraf olması gerekir.” dedi. 

Kendisini Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya ile ilişkilendirmek isteyenlerin olduğunu savunun Mumcu, “Ben Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya’nın tanığıyım yolunda hiçbir beyanda bulunmadım. Benim söylediğim; Yalçınkaya’nın benim doğal savcımdır. Benim doğal yargıcım da Anayasa Mahkemesi’dir. Sanki bizim Yalçınkaya ile ilişkimiz varmış gibi göstermeye çalışılıyor. Takdiri basın mensuplarına bırakıyorum.” diye konuştu.

————-

SAAT: 14.15

Ergenekon duruşması yeniden başladı

“Ergenekon” davasının bugünkü duruşması, verilen aranın ardından yeniden başladı. 

Ergenekon duruşması öğle yemeği arasından sonra tekrar başladı. Mahkeme Başkanı, Ergenekon İddianasi’nin edildiğini açıkladı.

Ergenekon Duruşmsı devam ediyor. Mahkeme Başkanı, avukatların itirazı üzerine yarım kalan müdahillikle ilgili kararları tekrar açıkladı. Buna göre; Cumhuriyet Gazetesi Vakfı ve Şebmen Korur Fincancı’nın müdahillik kararları kabul dilirken, diğer müdahillik kararları rededildi. Mahkeme ayrıca,İşçi Partili’lerin dosyalarının ayrılarak, Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmesini de reddetti. 

Tutuklu sanıklardan Kemal Kerinçsiz’in diğer tutuklu sanık Muzaffer Tekin’in avukatlığına devam etmesi yönündeki talebini şahısların aynı suçtan yargılandığı ve serbest bir ortamda yapılması gereken müdafiliğin yapılamayacağı gerekçesiyle bu talebi de reddetti. Mahkeme, avukatların yargılamanın başka bir salonda yapılması ve tutuksuz sanıkların ayrılmasına itirazları yönündeki talepleri de reddeldiğini açıkladı. Duruşma devam ediyor.

————–

SAAT: 13.54

Ergenekon’un Seyyar’ları  
 
Türkiye gündeminin bir haftadır yoğunlaştığı Silivri Cezaevi önünde ‘ekmek parası’nı arayan seyyar satıcılar, bugün de cezaevi önünde yerlerini aldı. Ancak seyyarlar, birinci günün yoğunluğunu göremeyince hayal kırıklığına uğradı. Cezavı önünü adeta panayır alanına çeviren seyyarlar, umudunu koruyarak beklemeye devam etti.

Silivri Ceza ve İnfaz Kurumu Kampüsü’nde Pazartesi günü başlayan Ergenekon davası, bugün de devam ediyor. İlk duruşma öncesi cezaevi önünde toplanan çok sayıdaki göstericiye çay, simit ve birçok yiyecek maddesi satan seyyarlar, satışların memnuniyetini dile getirmişti. Televizyondan satışların iyi olduğunu gören diğer seyyar satıcılar da bugünkü duruşma için Silivri Cezaevi’ne akın etti. Hummalı bir çalışmaya giren seyyardan kimi tezgahını açtı, kimi çayını demledi, kimi de yufka açmaya başladı. Bazıları da cezaevine epey uzak bir noktada ‘ekmek parası’nı bekledi. Hazırlıklarını tamamlayan seyyarlar, duruşmanın başlamasını, cezaevi önünün kalabalık olmasını beklemeye koyuldu. Duruşma başladı ancak göstericilerden beklenen ilgi görülmedi. 

Birinci günün yoğunluğunu televizyondan gördüklerini söyleyen seyyarlar, bekledikleri satışı yapamadıklarını belirtti. Hayal kırıklığına uğradıklarını ifade eden seyyarlar, buna rağmen beklemeye devam edeceklerini sözlerine ekledi.

————–

SAAT: 13.40

Tutuksuz sanık Benli: Sorumlu sanık olduğum için duruşmayı izlemeye geldim  
 
Silivri Cezaevi’ndeki Ergenekon Davası’nın ikinci duruşmasını izlemek üzere gelen tutuksuz sanıklardan işadamı İbrahim Benli, sorumlu sanık olduğu için duruşmayı izlemeye geldiğini söyledi.

Öğle saatlerinde verilen arada dışarı çıkan Benli, basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı. Benli, duruşmanının çok ağır bir şekilde ilerlediğni belirterek, avukatların duruşmanın televizyonlar tarafından yayınlanmasını istediğini kaydetti. Ergenekon soruşturması kapsamında 50 numaralı sanık olarak gözalatına alındığını ve tutuksuz yargılandığını aktaran Benli, “Tutuksuz yargılanıyorum. Bizim yargılanmamız bugün değil ancak mahkemeyi izlemeye geldim. Duruşma salonuna da mahkeme başkanının izni ile girdim. Bazı sanık avukatları duruşmanın basın tarafından yayınlanmasını talep etti. İddia makamı savcı taleplerin reddedilmesini istedi.” dedi. Benli, duruşmada söz alan bazı sanık avukatlarının dinlendiklerini iddae ettiğini ve bunun önüne geçilmesini sitediklerini aktardı. Benli mahkeme başkanın bu taleplere espirili bir şekilde ‘Hakim dinlenmediğini kim iddia edebilir.’ dedi. Bunun üzerine salonda bulunanlar hakimi alkışladı.” diye konuştu. 

Duruşmayı izleyen İP Genel Başkan Vekili Mehmet Bedri Gültekin, mahkemenin çok ağır işlediğini ifade ederek henüz yol alınamadığını aktardı. Gültekin’de avukatların mahkemeden talep ettiği duruşmanın televizyonlardan yayınlanma isteğini yeniledi.

————–

SAAT: 12.48

Ergenekon duruşmasına ara verildi

Ergenekon davasının bugünkü duruşmasına saat 13.30’a kadar ara verildi. 

Emekli Tuğgeneral Veli Küçük, İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek, Cumhuriyet Gazetesi imtiyaz sahibi ve başyazarı İlhan Selçuk ile eski İstanbul Üniversitesi (İÜ) Rektörü Prof. Dr. Kemal Yalçın Alemdaroğlu’nun da aralarında bulunduğu 46’sı tutuklu 86 sanığın yargılandığı davanın duruşmasına, saat 13.30’a kadar ara verildi.

————–

SAAT: 12.28

Ergenekon tutuklusu Hüseyin Görüm: Beni susturuyorlar  
 
Silivri Cezaevi’nde devam eden Ergenekon duruşmasında söz alan davanın tutuklu sanığı Hüseyin Görüm, bağırarak mahkeme heyetinden söz aldı. Görüm, susturulduğunu iddia etti. Mahkeme heyetinin uyarısı üzerine Görüm, tekrar yerine oturdu.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ikinci duruşmasında sanık Hüseyin Görüm, ayağa kalkıp “Kuvayi Milliye olarak konuşuyorum” diye bağırarak söz aldı. Görüm: “Bir kişiyi susturmak istiyorlar. Adı İmam Hüseyin. O’nu bir dinleyin. Bizi bir dinleyin. Danıştay için konuştuk, terörle mücadelede konuştuk, bizi dinlemediler, susturdular.” Bunun üzerine mahkeme başkanı, Görüm’ü yüksek sesle konuşmaması konusunda uyardı. Uyarıyı dikkate alan Görüm, tekrar yerine oturdu. 

Davanın başka bir tutuklu sanığı Kuvayi Milliye Derneği Başkanı Emekli Albay Fikri Karadağ ile tartışan Hüseyin Görüm, kendisinin ön plana sürüldüğünü söylemiş, tartışmayı kameraya kaydettirmişti.

Öte yandan, duruşmada söz alan sanık Emekli Astsubay Oktay Yıldırım ise, 16 ayı aşkın süredir tutuklu bulunduğunu hatırlattı. Salonun yetersizliği, basın mensupları ve izlemeye gelenlerin kısıtlanması nedeniyle tecrit süresinin uzatıldığını ileri süren Yıldırım, “Eli kanlı teröristbaşının bile bundan daha iyi şartlarda yargılanırken, onu bir avukat ordusu savunurken, kimliğinde ‘gazi’ yazan ben içinde bulunduğum durumdan utanıyorum. Adaletin yerini bulması için yargılamanın naklen yayınlanması düşünülebilir. Basın mensuplarına yeterince yer verilmesini istiyorum. Sanıkların bazılarına soru sorma, onların sorularına cevap verebilmek için sanıkları ayrı değil de hepsinin bir arada yargılanmasının sağlanmasını istiyorum. Tarafıma en az bebek katiline tanınan hakların tanınmasını talep ediyorum.” şeklinde konuştu. 

Mahkeme heyeti, duruşmaya öğle arası verdi.

————–

SAAT: 12.27

Ergenekon Duruşması’nda alkış sesleri yükseldi  
 
Ergenekon Duruşması’nda sanıklardan Zekeriya Öztürk’ün Avukata Yaşar Ağsu, avukatların telefonunun dinlendiğini iddia ederek, Mahkeme Başkanı tarafından tedbir alınması talebinde bulundu. Mahkeme Başkanı Köksal Şengün, Ağsu’nun bu isteğine, “Hakimin telefonunun dinlenmediğini kim iddia edebilir ki” diye cevap verdi. Gülüşmelere neden olan Başkanın sözleri, salonda bulunanlar tarafından alkışlandı.

————–

SAAT: 12.21

Ergenekon duruşmasında sanık avukatları mahkeme heyetiyle tartıştı  
 
Silivri Cezaevi’nde devam eden Ergenekon davasının ikinci duruşması sanık avukatları ile mahkeme heyeti arasında yer yer tartışma yaşanıyor. Tutuklu sanık Kemal Kerinçsiz’in avukatı Kadir Kartal’ı Tuncay Güney ve Ergenekon ismiyle ilgili sözleri salonda gerginliğe neden oldu. Mahkeme başkanı, Avukat Kartal’a “Adaba uygun konuşması” uyarısında bulundu.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada mahkeme heyeti, Ergenekon davasına müdahil olmak isteyen başta DTP milletvekilleri olmak üzere çok sayıda kişinin taleplerini reddetti. Ayrıca mahkeme, davanın sanığı İşçi Partililerin dosyasının Anayasa Mahkemesi’ne gönderilme talebi de reddedildi.

Bu arada, mahkemenin kararları açıkladığı sırada avukatlar itirazda bulundu. Mahkeme heyeti ile avukatlar arasında tartışma yaşandı. Bunun üzerine mahkeme, kararları okumayı keserek itirazda bulunan avukatları dinlemeye başladı. Avukatlar, duruşmaların nasıl başlayacağını düzenleyen CMK 191. Maddesi’ne göre duruşmanın başlatılması gerektiğini iddia etti. Önce iddianamenin kabul kararının okunması, kimlik tespitinin yapılması ve daha sonra kararların açıklanması gerektiğini savunan avukatlar, bu nedenle açıklanan kararların geçersiz sayılması gerektiğini öne sürdü. Avukatlar, duruşmanın CMK’ya uygun olarak başlatılmasının ardından da Danıştay cinayeti ile Cumhuriyet Gazetesi’ne bomba atılması konusunda ‘yetkisizlik’ kararının tartışılmasını talep etti.

Sanık avukatları ayrıca, tutuklu-tutuksuz sanıkların ayrılmasının ve duruşmanın cezaevinde yapılmasının adil yargılamayı engellediğini söyledi. 

Öte yandan, Avukat Kemal Kerinçsiz’in avukatı Kadir Kartal, “İddianamede adı geçen Tuncay Güney kim? Nerede? CIA mi Mossad’ın mı ajanı? bu araştırılmadı. Burada hukuk -afedersiniz- iğfal ediliyor. Ergenekon bu milletin kutsal bir değeridir.” diye konuştu. Bunun üzerine mahkeme başkanı Köksal Şengün, “Bu şekilde konuşamazsınız. Kutsallığı ben de bilirim. Adaba uygun konuşursanız dinlerim. Yoksa dinlemem. Burada sizi de tutmam.” şeklinde cevap verdi. Kadir Kartal da , “Ergenekon” sözcüğünün varsayılan bir örgütle birleştirilmemesi amacıyla bir karar alınarak bu kararın Resmi Gazete’de yayınlanmasını istedi.

————–

SAAT: 11.20

Cumhuriyet gazetesi “Ergenekon davasına” müdahil

“Ergenekon” davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Cumhuriyet Gazetesi Vakfı, Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayın A.Ş ile Şebnem Korur Fincancı’nın müdahillik taleplerini kabul etti. 

Köksal Şengün’ün başkanlığındaki İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi’ndeki salonda görülen davanın bugünkü oturumunda, 20 Ekimdeki duruşmada, davaya müdahil olarak katılmak isteyenlerin bu taleplerini değerlendirdi. 

Mahkeme heyeti, Cumhuriyet Gazetesi Vakfı, Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayın A.Ş ile İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın “suçtan zarar gördükleri” gerekçesiyle müdahillik taleplerinin kabulüne karar verdi.

————-

SAAT: 10:50

Mahkeme Heyeti, Müdahale talepleri konusunda değerlendirme yapmak için kısa ara verdi.

Ergenekon Duruşması’nda tüm sanıkların ve avukatların içeri alınmasının ardından duruşma savcısı Mehmet Ali Pekgüzel, avukatların taleplerine ilişkin mütealasını açıkladı. Pekgüzel Mütealasında DTP’li Ahmet Türk, Osman Baydemir, Sebahat Tuncel’e suikast iddiasıyla ilgili, müdahillik talebininin reddini istedi. Akın Birdal’a silahlı saldırı ile ilgili müdahhillik talebini de reddeden Savcı, Ergenekon Terör Örgütü’nün işlediği iddia edilen aralarında Musa Anter’in de bulunduğu maktüllerin öldürülmesiyle ilgili, söz konusu şahısların yakınlarının müdahillik talebinini, Çağdaş Hukukçular, İnsan Hakları Derneği ve Hukukçular Derneği, Cumhuriyet Gazetesi’ni de müdahillik taleplerinin reddini isteyen Savcı, sadece Şebnem Korur Fincancı’nın Ergenekon Terör Örgütü tarafından hedef seçildiği ve kişisel bilgilerinin toplandığı gerekçesiyle müdahillik talebinin kabul edilmesini istedi. Mahkeme heyeti bu mütealayı değerlendirmek için salondan ayrıldı. Sanıklar ve Avukatlar duruşma salonunda bekliyor.

————–

SAAT: 10.00

”Ergenekon” davasının bugünkü duruşması başladı.

Emekli Tuğgeneral Veli Küçük, İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek, Cumhuriyet Gazetesi imtiyaz sahibi ve başyazarı İlhan Selçuk ile eski İstanbul Üniversitesi (İÜ) Rektörü Prof. Dr. Kemal Yalçın Alemdaroğlu’nun da aralarında bulunduğu 46’sı tutuklu 86 sanığın yargılandığı ”Ergenekon” davasının bugünkü duruşması başladı.

Köksal Şengün’ün başkanlığındaki İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi’ndeki salonda görülen davanın bugünkü oturumunu başlattı.

Duruşmaya Veli Küçük, Sami Hoştan, Muzaffer Tekin ve Doğu Perinçek’in de aralarında bulunduğu tutuklu sanıklar katıldı.

Silivri’de güvenlik önlemleri artırıldı
Duruşma öncesinde basın mensuplarının cezaevindeki hazırlıkları devam ederken, jandarmanın da cezaevi dışında tedbir aldığı gözlendi.

Bir önceki duruşmada, cezaevi dışında toplanan bazı gruplar taşkınlık çıkarmış, basın mensuplarının çalışmasını engellemişti. Bugünkü duruşma öncesinde jandarmanın cezaevi dışında da tedbir aldığı gözlendi. Basın mensupları ile vatandaşların toplanacağı yer arasına iki sıra asker ve bariyer yerleştirildi.

Kargaşa yaşanmıyor
Silivri Cezaevi’nde görülen Ergenekon davasının ikinci duruşmasını takip etmek için gelen basın mensupları duruşma salonunun olduğu bölüme alındı. Avukatlar, sanık yakınları ve basın mensuplarının ayrı ayrı bölümlerden içeri alınması nedeniyle, ilk duruşmadaki kargaşa bugün yaşanmıyor.

Sabah erken saatlerden itibaren cezaevi önünde hazırlıklarını tamamlayan basın mensupları, “Asrın davası” olarak nitelendirilen Ergenekon davasının ikinci duruşmasını beklemeye başladı. Duruşma salonunun bulunduğu bölüme alınacak sanık yakınları, avukatlar ve basın mensupları, farklı kapılardan giriş yaptı. Kapıda girişlerle ilgili bir askeri yetkili de davayı takip edecekleri bilgilendirdi. Bugünkü duruşmada basın mensuplarının, duruşma salonunun yakın bir yerinde oluşturulan dolaplarda cep telefonlarını bırakmalarına izin verildi.

Bu arada, Veli Küçük’ün eşi Necla Küçük ve kızı Zeynep Küçük de duruşmayı takip etmek için Silivri Cezaevi’ne geldi. Küçük’ün ailesi, basın mensuplarının sorularını cevapsız bıraktı.

Bu arada, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin dün aldığı karara göre duruşma salonuna sadece 6 haber ajansının muhabiri girebilecek. Diğer basın mensupları ise salonun dış bölümünde oluşturulan LCD ekrandan duruşmayı takip edebilecek.

————–

SAAT: 09.02

Ergenekon duruşması öncesi kargaşa yaşanmıyor  
 
Silivri Cezaevi’nde görülen Ergenekon davasının ikinci duruşmasını takip etmek için gelen basın mensupları duruşma salonunun olduğu bölüme alındı. Avukatlar, sanık yakınları ve basın mensuplarının ayrı ayrı bölümlerden içeri alınması nedeniyle, ilk duruşmadaki kargaşa bugün yaşanmıyor.

Sabah erken saatlerden itibaren cezaevi önünde hazırlıklarını tamamlayan basın mensupları, “Asrın davası” olarak nitelendirilen Ergenekon davasının ikinci duruşmasını beklemeye başladı. Duruşma salonunun bulunduğu bölüme alınacak sanık yakınları, avukatlar ve basın mensupları, farklı kapılardan giriş yaptı. Kapıda girişlerle ilgili bir askeri yetkili de davayı takip edecekleri bilgilendirdi. Bugünkü duruşmada basın mensuplarının, duruşma salonunun yakın bir yerinde oluşturulan dolaplarda cep telefonlarını bırakmalarına izin verildi. 

Bu arada, Veli Küçük’ün eşi Necla Küçük ve kızı Zeynep Küçük de duruşmayı takip etmek için Silivri Cezaevi’ne geldi. Küçük’ün ailesi, basın mensuplarının sorularını cevapsız bıraktı.

Bu arada, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin dün aldığı karara göre duruşma salonuna sadece 6 haber ajansının muhabiri girebilecek. Diğer basın mensupları ise salonun dış bölümünde oluşturulan LCD ekrandan duruşmayı takip edebilecek.

————– SAAT: 08.10

Cezaevi önünde hareketlilik başladı

”Ergenekon” davası kapsamında 46’sı tutuklu 86 sanığın yargılanmasına devam edileceği Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi önünde hareketlilik başladı. 

Emekli Tuğgeneral Veli Küçük, İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek, Cumhuriyet Gazetesi imtiyaz sahibi ve başyazarı İlhan Selçuk ile eski İstanbul Üniversitesi (İÜ) Rektörü Kemal Yalçın Alemdaroğlu’nun da sanıkları arasında bulunduğu davanın görüldüğü Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi çevresinde sabahın erken saatlerinden itibaren jandarma ekiplerince güvenlik önlemleri alındı. 

Personel sayısını artırdığı görülen jandarma, seyyar satıcı ve diğer grupların yerleşke önüne girememeleri için barikatlar kurdu. 

Bu arada, basın kuruluşlarına ait canlı yayın araçları da yerleşke önünde kendilerine ayrılan yerlere konuşlandı. 

Cezaevi içindeki adliyede duruşmayı izleyecek basın mensupları ise ”ziyaretçi girişi” bölümünde işlemlerini yaptırmaya başladı.

————–

SAAT: 07.38

Silivri Cezaevi’nde güvenlik önlemleri genişletildi  
 
Ergenekon Davası’nın geçtiğimiz pazartesi günü ertelenen duruşmasına bugün devam edilecek. Duruşma öncesinde basın mensuplarının cezaevindeki hazırlıkları devam ederken, jandarmanın da cezaevi dışında tedbir aldığı gözlendi. 

Bir önceki duruşmada, cezaevi dışında toplanan bazı gruplar taşkınlık çıkarmış, basın mensuplarının çalışmasını engellemişti. Bugünkü duruşma öncesinde jandarmanın cezaevi dışında da tedbir aldığı gözlendi. Basın mensupları ile vatandaşların toplanacağı yer arasına iki sıra asker ve bariyer yerleştirildi. 

Basın mensuplarının saat 08.00 gibi içeri alınması bekleniyor.

Written by guncelolay

Ekim 23, 2008 at 3:04 pm

Silivri cezaevi böyle korunuyor!(FOTO)

leave a comment »

kaynak:habermerkezi.com

Ergenekon Davası’nın geçtiğimiz pazartesi günü ertelenen duruşmasına bugün devam ediliyor.. Duruşma öncesinde jandarma cezaevi dışında yoğun güvenlik önlemi aldı. Silivri’de ilginç manzaraların ortaya çıkmasına neden olan Ergenekon davasının bugünü fotoğraf karelerine böyle yansıdı: Yazının devamını oku »

Written by guncelolay

Ekim 23, 2008 at 2:49 pm

Saadet’ten iddialara cevap

leave a comment »

Saadet Partisi, Ergenekon soruşturması kapsamında göz altına alınan Milli Çözüm dergisi yetkililerinin kendileriyle ilişkilendirilmesi üzerine bir açıklama yayınladı.

Açıklamada şöyle denildi:

Emniyet güçlerinin Konya’da gerçekleştirdiği operasyon çerçevesinde gözaltına alınan bazı şahısların bir kısım medya organları tarafından Milli Görüş ile ilgilendirilmeye çalışıldığı görülmüştür.

Söz konusu gözaltıların “Ergenekon Milli Görüş’e Sıçradı” şeklinde haber yapılması ve bu yolla kamuoyunun yanlış bilgilendirilmeye çalışılması üzerine, aşağıdaki açıklamayı yapma zorunluluğu oluşmuştur:

1- Sözkonusu şahısların parti yönetimimizle resmi ve gayriresmi bir bağı bulunmamaktadır.

2- Sözkonusu şahısların ‘Milli Görüş’ değil, ‘Milli Çözüm’ adlı dergi çatısı altında faaliyet gösterdikleri uzun süredir bilinmektedir. 

3- Milli Çözüm dergisi adı altında faaliyet gösteren şahıslar ve faaliyetleri partimiz ve teşkilatlarımız tarafından hiçbir zaman benimsenmemiştir. Hatta teşkilatlarımızdan gelen şikayetler üzerine, sözkonusu şahısların ve faaliyetlerinin partimizle herhangi bir bağının olmadığı, bundan yaklaşık 1 yıl önce kamuoyuna açıkça ilan edilmiştir. 

4- 13 Kasım 2007 tarihinde yapılan açıklamamız ve 14 Kasım 2007 tarihinde ‘Kamuoyuna Duyuru’ başlığıyla yaptığımız duyurumuz Milli Gazete’de ve birçok haber sitesinde yayınlanmıştır. Kamuoyunun doğru bilgilenmesi amacıyla 13 Kasım 2007 tarihinde Saadet Partisi Genel Merkezimiz tarafından yapılan bu açıklamayı, yeniden kamuoyunun bilgisine arz ederiz:

“Milli Çözüm Dergisinde yayınlanan görüşler ile bunlar tarafından yapılmakta olan faaliyetlerin, teşkilatlarımızla hiçbir alakası bulunmamaktadır. Kamuoyunun bilgisine sunulur.”

13 Kasım 2007

“Milli Çözüm Dergisi yazarları etrafında toplanan kişiler ve bunlar tarafından ne amaçla yapıldığı belirsiz faaliyetlerin teşkilatlarımızla hiçbir alakası bulunmamaktadır”

14 Kasım 2007

habervaktim.com

Written by guncelolay

Temmuz 23, 2008 at 1:28 pm

güncel kategorisinde yayınlandı

Tagged with , ,